Gök Kubbede Kalan Hoş Bir Sadâ Ata Terzibaşı

30

Çoban Uluhan (Beşirli)

Gök Kubbede Kalan Hoş Bir Sadâ Ata Terzibaşı

 Er Kişi Niyetine

Ölüm gerçeklerin en acısıdır. Ölümün hak olduğuna gönülden inanan toplumuz. Bu fani dünyaya gelen mutlaka bir gün hakka yürüyecektir. Büyük fikir ve kültür tarihimizin en önemli şahsiyetlerden biri olan Ata Terzibaşı, 31 Mart 2016 Cuma gecesi saat dokuzda hakka yürüdü. Sadık ve doğru bir insan olduğu için dünyadan göç etmesi gecelerin en şerefli gecesi sayılan bir gecede Tanrı’nın rahmetine kavuşup cuma gününde de son yolculuğuna uğurlandı. Yeri cennet gömütü nurla dolsun.

Hiçbir gömme töreni bu kadar kalabalık olmamıştır. Ölüm haberini duyan herkes Üstadın tabutu arkasınca gözyaşlarıyla yürüyordu. O gün gök kubbede yanıklı bir sada dalga dalga Türklük alemine Ata Bey’in ölüm haberini yayıyordu.

O gün Kerkük’te bir matem havası eserken Tanrı dağında da bir şenlik havası vardır. Gönülleri millet sevgisiyle vuran herkes orada bir araya toplanmışlardır. Tonyukuklar, Bilge Kağanlar, Kaşgarlı Mahmut, Yusuf Has Hacip, Dede Korkut, Gaspıralı İsmail Bey, Fuzuliler, Nesimiler, Sadıklar, Hattatlar, Atsızlar, Serden Geçtiler, kısacası milletini seven herkes Tanrı dağında Üstadı coşkuyla karşılamaya gelmişlerdir.

Liseden mezun olduktan sonra merhum hocam Mehmet izzet Hattatın hat evinde Üstadım beni Ata Beyle tanıştırdı. Üstatla tanışmam hayatımda bir dönüm noktası oldu. O günden beri ruhumun ve dimağımın şekillenmesinde büyük rol oynadığını söyleyebilirim. Üstadın alçak gönüllülüğü ve hoşgörülüğüyle benliğimi öyle etkiledi ki, her zaman öğrencilerime ders anlatırken üstadımı hatırlayıp, bana verdiği öğütleri öğrencilerime aktarmaktayım. Benim bu mesleği seçmemde de büyük rolü vardır. Her zaman beni yazmaya, çalışmaya özendiren ve çok samimiyetle yol gösterende yine O olmuştur. Bugün hepimiz Üstadımızın teşvikiyle bu yolda yürüyen öğrencileriyiz.

 Her çeşit erdemi tam öğrenmişti,

Yürüyordu ele erdem almıştı

Bilgin kıymetini, bilginler bilir,

Aklı ululamak, bilgiden gelir

Deli nereden bilir, bilgi kadrini

Bilgi nerede olsa, bilgili alır

Yusuf HAS HACİP

Irak Türkmenleri tarih boyunca çok değerli bilginler yetiştirmişlerdir. Ne yazık ki toplumumuz bilginlerimizin değerini ve kıymetlerini bilmemişlerdir…

Irak Türkmen edebiyatının günden güne gelişmesine rehberlik etmiş olan en ünlü araştırmacı üstadımız Ata Terzi başıydı. Çok yönlü ansiklopedik bir özelliğe sahibiydi. Edebiyatın her dalında söz sahibidir.

Dikta rejiminin katı tutumuna ve adaletsiz uygulamalarına tepki göstermeye başlayan Türkmenler her vesile ile bu yöndeki fikirlerini yapıtlarına yansıtarak kederlerini, üzüntülerini, millet ve toprak sevgisini dile getirmişlerdir. Milliyetçilik ve Türkçülük fikirlerini kapalı olarak yeni kuşaklara aktarmaya çalışmışlardır. Yüksek ve mukaddes hislerini yeni nesle aşılayarak, gençleri medeni metotlarla yetiştirmeyi hedefleyen söz konusu çalışmalar kısa sürede ürününü vermiştir.

Yaşanan siyasi çekişmelerin sosyal hayatta yarattığı tahribat, insan aklına ve geleceğe olan inanç, insan ve vatan sevgisi milletçe yükselme arzusu, toplumsal Mutluluk anlayışının sübjektif terennümü onun yapıtlarının ana karakterini teşkil etmiştir.

İdeal bir nesil yetiştirilmesi ve onun vatanseverlik gibi ulvî değerlerle terbiye edilmesi hususunda edebiyatın tartışılmaz bir fonksiyonu vardır. Bu gerçeğin asla göz ardı edilmemesi gerekmektedir.

Edebiyat varlığımızı kanıtlayan ve nesilleri birbirine bağlamayı sağlayan öğelerden biridir. Edebiyatımız varlığımızı kanıtlayan ve yeni kuşakları geçmişe bağlayan kültür köprüsüdür. Dedelerimiz tarafından yazılmış olan edebi eserlerin önemi çok büyüktür. Tarih boyunca süregeldiğimizi kanıtlayan en büyük güvencemizdir.

Edebiyat, duygu ve düşüncelerimizi geliştiren, güzelleştiren, dili de kurallarıyla geliştirir. Dili canlı tutan yine edebiyattır.

Edebî eserler, milleti yaşatan, onun geçmişine olduğu gibi, bugününe de şekil veren dedelerimizin, bizlere kalıt bıraktığı edebi eserlerdir. Onun için bu eserlerin değerlerini kavrayıp, bilerek, düşünerek korunması ve yaşatılması millet olmanın bilincine varmak demektir.

Edebiyat, milleti diğer millete anlatabilmek ve yeni kuşakları erdemlik ve kahramanlık nitelikleriyle yetiştirip hazırlayabilmek için önemli unsurdur, diyebiliriz

Millî varlığımızı koruyabilmek için edebî eserlerimizin yayımlanması ve onların okunmasını sağlamakla mümkün olabilir, kanısındayım.

Ömrünü Türkmen edebiyatı, folkloru, basın tarihi üzerine araştırma yapmağa hasreden Terzibaşı kitap halinde yaptığı yayınlar yanında sayısız makale, bildiri ve araştırmaları ile da tanınmıştır.

Arkasında doldurulması çok güç bir boşluk bırakarak aramızdan ayrılan Türkmen kültürünün büyük Üstadı, erdemli insan Ata Terzibaşı’nın ikinci yıl dönümü, uzun iki yıl geçti. Fakat hatırası o kadar taze, o kadar canlı ki, maddî vücudu aramızda bulunmamakla beraber sanki bugün yanımızdadır.

Hayatımıza kattığın büyük emeğinle çalışmalarımızda sizi her zaman yanımızda hissetmekteyiz.

Ne mutlu size, örnek bir bilim adamı olarak yaşadınız ve adını bütün dostlarının gönlünde abideleştirdin. Vücudunun Hakka yürüyüşünde tesellimiz yazmış olduğun sayısız araştırma ve eserlerindir.

Saygı değer hocam, ölümünün bu ikinci yıl dönümünde aziz hatıranı hürmetle anıyoruz. Bu fani dünyadan Hakka yürüdün ardından erdemliğin, iyiliğin anılıyor. Bir insan için mutlu bir son. Hatıranla yine bizim rehberimizsin

Üstadın Türkmen kültür tarihinde özel bir yeri vardır. Bıraktığı boşluğu hiç kimse dolduramaz. Irak Türkmenlerinin ileri gelen fikir adamlarından biriydi. İnandığı ülküden hayatı boyunca hiç ödün vermeden milletine hizmet etmeyi kendine prensip edinmiştir. Dünyaya gözlerini yumuncaya kadar milleti ve inandığı ülkü için çalışmıştır.

Terzibaşı, karşılık beklemeden milletine hizmet eden bir kişiliğe sahip idi. Yazmış olduğu kitap ve araştırmaları ile Türk dünyasının bilim adamları arasında yer almıştır. Ata Bey, Büyük bir tarihçi, Edebiyat tarihçisi, Türkolog, halk bilimcisi, basın tarihçisi, gazeteci, derleyici kısacası ansiklopedik bir özelliği vardır. Irak Türkmenlerinin bütün kültür değerlerini derleyip bilimsel bir şekilde değerlendirmiştir. Ayrıca bir kültür adamı olmakla birlikte idealist bir ülkücüydü. Kaleme almış olduğu bütün eserleri ve araştırmaları orajınladır. Eserleri bilim adamlarının beğenisini kazanmıştır. Bu bakımdan ünü sadece Irak’ta değil sınırları aşarak dünya Türklüğü arasında da yayılmıştır. Yerli ve uluslararası hakemli dergi ve gazetelerde araştırmalar ve incelemeler yayımlamıştır. Örneğin: Kerkük’te Afak ve Beşir, Bağdat’ta Kardeşlik, El- cihat, Kahire’de Er-risale, Beyrut’ta El-edip, Halep’te El-hadis, İstanbul’da Türk yurdu, Türk edebiyatı, Ankara’da Türk dili, Türk Kültürü gibi dergi ve gazetelerde imzalarını görmekteyiz. Ansiklopedik kişiliğe sahip olan Ata Bey, 400’den fazla bilimsel araştırmaya imza atmıştır. 167 Arapça ve 300’den fazla Türkçe makale, 40’a yakın kitap ve 4 ansiklopedi maddesi yayımlamıştır. Türkiye’de düzenlenen uluslararası Türk dil kurultaylarına katılmış bilimsel bildirileri ile Kerkük Türklerini temsil etmişlerdir. Ruhi, Nesimi, Fuzuli gibi şairlere dair birçok ilmî araştırma yayımlamıştır. Özellikle Fuzuli’ye dair incelemeleri bilim damlarının ilgisini çekmiştir. Sayısız araştırma, inceleme yazısıyla ilmî bildiri ve makale yayımlamıştır. Yazmış olduğu bu eserlerin her biri kaynak niteliği özelliği taşımaktadır. Irak Türkmenlerinin sözlü edebiyat ürünlerini ilk derleyen ve ilmî bir şekilde inceleyen ve yayımlayan Ata Terzibaşı’dır. Üç ciltlik Kerkük Hoyrat ve Manileri 1955, 1956 ve 1957 yıllarında Arap harfleriyle yayımlamıştır. Aynı eser Ötüken yayınevi tarafından İstanbul’da yeni harflerle 1974 yılında yayımlanmıştır. Eskiler Sözü, Bağdat 1963. Kerkük varyantı Arzı Kamber masalını ilk kez Ata Terzibaşı tarafından 1964 yılında Bağdat’ta yayımlanmıştır. Kerkük İki ciltlik Kerkük Havaları, 1. cilt Bağdat 1989, 2. cilt, Bağdat 1991. Kerkük Basın Tarihi, Kerkük Vakfı, İstanbul 2005. Kerkük’te yetişen şair ve edebiyatçılarını Kerkük Şairleri adıyla 13 cilt halinde Arap harfleriyle Yayımlamıştır. 1. cildi 1963 yılında Bağdat’ta yayımlanmış, 13. cildi ise 2012 yılında Kerkük’te yayımlanmıştır. Terzibaşı’nın eski harflerle yayımlanan çok kıymetli bu eserini, Ötüken yayınevi 4 cilt olarak yeni harflerle 2003 yılında yayımlamıştır. Erbil Şairleri, 1. cilt Kerkük 2004. 2. cilt Kerkük 2004. 3. cilt Kerkük 2005. Kerküklü Faiz, 1. cilt Kerkük 2008. 2. cilt, Kerkük 2008. 3. cilt Kerkük 2008, 4. cilt Kerkük 2008.Kerküklü Şeyh Rıza, 1. cilt Kerkük 2006, 2. cilt Kerkük 2006. 3. cilt Kerkük 2006. Kerküklü Kabil, Kerkük 2007. Fuzuli’ni İcmal-ı Aşk Kitabının Tercümesi, Kerkük 2006. Sergüzet-i Saadet, 1. cilt Kerkük 2007. 2. cilt Kerkük 2007. Kerkük ve Dolaylarında Olayların Manzum Tarihleri, Kerkük 2009. Kerkük Keşkülü, 1. cilt 2007. 2. cilt 2010. Bu isimlerini verdiğim eserler sadece kitaplığımda bulunan eserleridir. Son kaleme almış olduğu en önemli eseri olan 3 ciltlik Kerkük Ağzı Türkmanca Sözlük. 1. cilt Kerkük 2011. 2. cilt Kerkük 2013. 3. cilt 2015 tarihinde yayımlamıştır.

Üçüncü cildin sonuç çıkıntısında yazmış olduğu açıklama beni derinden üzmüştür. Kitabın çıkıntısında yazmış olduğu notu olduğu gibi aktarıyorum. “bu kitabı ve bilhassa şu üçüncü cildi, sağlık durumumun kötüleşmesi sebebiyle ikmal edemediğim için üzgünüm.

İlmin ne kadar geniş ve engin, ömründe kısa ve insan gücünün yetersiz olduğunu bilmekle birlikte, aziz milletime küçük bir hizmette bulunmak amacıyla bu işe atıldım. Ama başaramadım. Dolayısıyla sayın okuyucularımdan özür diler kusurumun affını isterim.

Ne yapalım kadar böyleymiş! Acı bir çaresizlik içerisinde şu eski ve asıl hoyratı tekrarlayarak okurlarıma ‘’ el vida’ ‘’ ediyorum:

Derd aldı neynim

Yatağa saldı neynim

Çox niyetler tutmuştum

Gevlimde qaldı neynim

18 Haziran 2015

Üstadımız, üniversitede öğrenciyken Türkmen tarihini, dilini, folklorunu, sanatını, edebiyatını musikisini ve basın tarihini ilmi bir şekilde tanıtmaya çalışmıştır. Kültürüne, milletine hizmet eden bilim adamları her zaman saygıyla anılmışlardır. Kültürlü insanla kültürlü insan olup da hayatını milletine vakfeden insan arasında Kaf dağı kadar fark vardır. Milletine hizmet eden bilge kişi bıraktığı eserlerle etkisini daha da etkili kılar. Yüz yıllar boyunca tarih sayfalarına unutulmaz izler bırakan kişilerdir. İşte Terzibaşı bu özelliğe sahip olan bir bilim adamıydı. Milletine hizmet eden bilim adamları dünya durdukça saygı ile anılırlar.

Bugün Üstadımızın aramızdan ayrılışının ikinci yıl dönümünü dönümünü anmaktayız. Anıları yüz yıllar geçse bile o kadar taze, o kadar canlı kalacak ki, kendileri aramızda bulunmamakla beraber manevi varlığı her zaman yanımızdadır.

Irak Türkmenleri tarih boyunca nice nice bilge kişiler yetiştirmişlerdir. Milleteler, yetiştirdikleri bilim adamlarının sayısınca saygı ve değer görürler. Üstadımız, toplumumuzun kültürünü kaybolmaktan kurtaran bir bilge araştırmacıydı. Her zaman genç araştırmacılara yol gösteren ufuklarını bilgisiyle aydınlatan bir karaktere sahibiydi. Her zaman bu sözü bana söylerdi ‘’ Kültürlü ve aydın insanları olmayan bir milletin gelişmesi söz konusu olamaz’’. Milletler yetiştirdikleri bilim adamlarıyla ölçülüp değerlendirilir. Terzibaşı, hiçbir zaman maddî özendirme önünde ülküsünden asla ödün vermemiştir. O, daima en büyük zevkini karşılıksız milletine hizmet etmekte bulmuştur. Aynı zamanda hocamız toplumumuzda bilim adamlarının yetişmesi ve çoğalmasıyla sevinirdi.

Ey değerli Üstadımız, sizin manevi varlığınız her zaman yolunu izleyen, dilini ve milletini seven kimselerin gönüllerinde sonsuza kadar yaşayacaktır. Ne mutlu sana bütün Türkmen bilim adamlarına örnek oldun. İdealist bir milliyetçi, erdemli bir dava adamı olarak sevenlerinin gönüllerinde taht kurdun. Üstadımızın alçak gönüllülüğü, derin bilgisi ve hoş sohbetiyle onu ilk defa görenlerde bile içten bir sevgi ve derin bir hürmet hissi uyandırırdı. Ne mutlu Ata Bey’e hayatta iken bütün bilim sevenler ve hocalar kendilerine Üstat diye hitap ederek ellerini öper önünde saygıyla eğilirlerdi.

Sizleri kaybetmemizin üzüntüsü ve acısı çok büyüktür. Yalnız tek tesellimiz yetiştirdiğin sayısız ilim seven insanlarla yüzlerce makale ve kitaplarındır. Ancak sizin yeriniz kimse dolduramaz. Onun içindir ki acımız çok büyüktür.

Çok değerli üstadım, ölümünün ikinci yıl dönümünde aziz hatıranı hürmetle anıyoruz, yerin cennet olsun.