Cengiz Bayraktar
Irak Türklerinin, Türkmeneli’nin Kültür, Sanat, Edebiyat ve Folklor Hazinesi, Simgesi:Ata Terzibaşı
Irak Türklerinin, Türkmeneli’nin bir numaralı kültür adamı Ata Terzibaşı’ya, yukarıdaki tanımlamaları övmek için sıralamadım, ben sadece Ata Terzibaşı ile ilgili Türk dünyasında bilinen bir gerçeği vurgulamak için bu başlığı kulandım. Bilindiği gibi geniş Türk dünyasındaki, Türkiye ve Türkiye dışındaki Türk topluluklarının edebiyat ve kültürel değerlendirmelerinde orijinal eserlerin yanında kaynak kişi veya kişilere yer vermek bilimsel bir çalışmanın gereksinimlerindendir.
Irak Türklerinin zengin Kültür, Sanat, Edebiyat ve Folklorunu her yönüyle orijinal eserleriyle tanıtan, hayatını bu uğurda harcayan, medar-ı iftiharımız üstat Ata Terzibaşı’nın, Türk dünyasındaki kültür çevrelerince Irak Türklüğü ile anılması pek tabiidir. Tıpkı can Azerbaycan’ın meşhur şairi ve sanat adamı Bahtiyar Vahapzade’nin Azerbaycan kültürüyle anılması, Keza Kırım Türklerinin meşhur fikir Adamı İsmail Gaspıralı’nın Kırım kültürüyle anılması gibi.
Irak Türklerinin kültürünü irdeleyen ciddi kitaplara göz attığımızda, eser sahiplerinin ister Türk, Türkmen ister yabancı olsun birinci sırada, zengin bir şekilde Ata beyin eserlerinden yararlandıklarına şahit oluruz. Anavatan Türkiye, Sovyetler Birliğinin çöküşüyle ortaya çıkan Türk devlet ve topluluklarını tanımak, tanıtmak için ciddi bir şekilde harekete geçmiş Türk Millî Eğitim Bakanlığının Talim ve Terbiye Kurulunu devreye sokmuş, Türkiye dışındaki, Türk topluluklarını anlatan ehil kişilerin eserlerine orta, lise ders kitaplarında yer verilmesini kararlaştırmıştır. Bu kapsamda, Irak Türkleri edebiyatına da bu ders kitaplarında yer verildi. Söz konusu ders kitaplarını tetkik ettiğimde Irak Türkleri edebiyatı maddesinde Ata Terzibaşı’nın eserlerinden faydalanılmış olduğunu gördüm, aynı ders kitabında Ata beyin kaynak kişi olarak özgeçmişine kısaca yer verildiğine şahit oldum.
Burada bir parantez açarak bu ders kitaplarıyla ilgili özel bir sıkıntımı dile getirmek istiyorum; Irak Türkleri içerikli bu ders kitaplarından iki şer adet yıllardır saklıyorum bir adet kendime bir adet de üstadım Ata ağabey için, Ata beyinkileri bizzat kendim vermek istiyordum ancak bugüne kadar bu isteğimi bir türlü gerçekleştiremedim. O aziz sabırlı, fedakâr Kerkük’te, ben bana yıllarca tahammül eden aziz, cefakâr İzmit’teyim “Mevlam görelim neyler, neylerse güzel eyler”.
Ata Terzibaşı hakkında yazı yazmak, yorum yapmak gerçekten de güç bir iştir, hakkını vermeden yüzeysel, alelade bir kişiyi övmek, söz gelişimi içi boş bir kutuyu inci, yakut ve elmas gibi değerli taşlarla süslemeye benzer. Sayın Necat Kevser ağabeyim bir dergi editörü sıfatıyla hocalar hocası üstat Ata Terzibaşı için özel bir sayı düşünmesi gerçekten beni hem çok sevindirdi hem de çok korkuttu, şimdiden dergimizin bu özel sayısını merakla ve sabırsızlıkla beklemekteyim. Kevser beyin kadirşinaslığına sevinmemek mümkün mü? Korkuma gelince yukarıda da belirttiğim gibi Ata ağabeyi tam tamıyla hakkı vermeme endişesinden kaynaklanıyor. Kimse yanlış anlamasın bunu sadece kendim için söylüyorum zira sevgili Kevser Bey, bu özel sayı için benden de bir yazı talebinde bulunmuştu.
Ata beyin eserlerine, yazdıklarına vakıf olduğum halde tereddütlerim oldu, üstesinden gelebilir miyim acaba? Peki, karınca kararınca bende bir şeyler yazmaya niyetlensem hangi yönünü yazmalıyım? Özgeçmişini, eserlerini mi anlatsam, Ata Bey için özel bir sayı olduğuna göre yazılanlardan farklı olur mu? İlerlemiş yaşına rağmen (Allah onu Irak Türklerine bağışlasın) genç, dinamik araştırmacı ruhuna mı değinsem. Divan, hece türlerindeki şiir araştırmalarını mı, yazdıklarını mı? Yoksa kitaplar dolusu hoyrat (horyat) ve mâni serüvenini mi irdelesem. Ustalara taş çıkaracak tezkireciliğine mi vurgu yapsam, ilmi orijinal, kıyaslama tarzındaki folklor çalışmalarından mı söz etsem. Onlarca paha biçilmez basılı eserlerini mi tanıtsam. Yoksa da Irak Türkleri hakkında yayımlanan kimi orijinal kitapları, pür dikkat incelemesini, takdir etmesini, eksikliklerini, yetersizliklerini ilmi bir şekilde “acaba” demeye mahal bırakmayan değerlendirmelerinden mi bahsetsem. Türk dünyasındaki dil kongrelerindeki Irak Türklerine özgü yine orijinal sunumlarına mı işaret etsem.
Velhasıl Ata Terzibaşı’nı anlatmak, meşhur usta bir divan şairinin meşhur nadide bir gazeline nazire yazmaktan daha zor desem abartmış olmam.
Muhtasar müfit Ata Terzibaşı: Türk, Arap ve acem dillerine Şair Mehmet Akif gibi vakıf. Bu üç dilin zengin müfredat bilgisine şair Faiz gibi haiz. Edebiyatımızın ölümsüz büyük divan şair, Fuzuli’nin eserlerindeki kapalı anlamlarına açıklık getiren. Fuzuli’nin eserleriyle ilgili büyük Türk edebiyat araştırmacısı rahmetli Prof. Dr. Ali Nihat Tarlan’la müzakere eden, dikkat çeken bu konudaki çalışmalarıyla Irak topraklarının dışında da büyük ses getiren Irak Türkmenlerinin yetiştirdiği yeri doldurulmaz, çağdaşları arasında en mümtaz bir Türkmen edebiyatçısıdır.
Ata Terzibaşı’nın nasıl bir kültür adamı olduğunu anlamanın en iyi yolu onun usta edebiyatçıların eserleriyle ilgili edebi, ilmi tespitlerine iyiden iyiye anlamaktan geçer. Buna bir örnek verebilir misiniz diyorsanız, Ata beyin, Prof. Dr. Suphi Saatçi’nin “Kerkük Evleri”,”Kerkük Çocuk Folkloru” eserleri değerlendirme yazılarının tamamını dikkatle okumanızı öneririm. Bu oldukça dikkat çekici değerlendirmeler Kerkük Vakfı tarafından yayımlanan Kardaşlık Dergisinden okuyabilirsiniz.
Suphi Hocamın bu kitabını ciddi bir şekilde okumuştum zaman zaman ilgimi çeken maddeleri de tekrarlamıştım. Ancak Atabeyin bu değerlendirmesinden sonra bu kitabı bir kez daha başka kaynaklarla birlikte benzer maddeleri mukayeseli bir şekilde okudum özellikle bilmeceler ve masallar üzerinde derin bir çalışmaya girmemi icap ettirdi.
Sonuç olarak diyebilirim ki Atabeyin yukarıdaki değerlendirmesine benzer onlarca makalesini titizlikle okuyan, anlayan, takdir eden birisiyim hal böyleyken de Atabey hakkında yazı yazmak bir yana dursun bu konuda (bu yazımda olduğu gibi) ifade güçlüğü bile çektiğim oluyor, bu söylemlerimde haklı olup olmadığımı ehil kişilerin takdirine bırakıyorum.