“Ata”ya Bu Adı Kim Vermiştir

17

Şemsettin Türkmenoğlu

“Ata”ya Bu Adı Kim Vermiştir

 

Sayın protokol, değerli milletimi saygıyla selamlar,

Her şeyden önce değerli kaybımızın adına dikkatinizi çekmek isterim. “Ata” göresin bu adı ona kim vermiştir? Belki de ona ayan olmuş gelecekte bu zatın atalı (verimli) olması. Gerçekten ata idi, verimliydi. 40 kitaba yakın yüzlerce yazı meydana bırakmıştı. Hem de nasıl bütünü kaynak tutulacak yayınlar, yapıtları ise birkaç yöndeydi. Gazetecilik, sanat, edebiyat, dil, tarih ve folklor.

Kaybımız değil, Irak içerisinde Türk dünyasında tanınan bir kişiydi. Bu da bu zatın ne kadar büyük olduğuna bir kanıttır. Hani derler “Atatürk, Sultan Mehmet Fatih, Ertuğrul, Osman ve vs.” işte Irak Türkmenlerinin 20. çağının en büyüğü sayılır. Demek ki Türkmen bulunan devletlerin en şanslısı, bize yakın komşu devletlere Allah-u Teâlâ böyle bir zatı bağışlamadığı için onların hiçbir konuda milli varlıkları ortaya çıkmamıştır.

Hocamız Ata Terzibaşı bize terk ettiği eserlerin ışığında birçok hocalar, uzmanlar, yazarlar ve aydın kişiler yetişti. Ata hocamızla kırk yıllık bir dostluğum olmuştur. Her adımı atarken kendisine danışırdım. Ondan birçok şeyler öğrendim. İki kitabımı basılmadan önce gözden geçirmişti. Rahmetliye çok da borçluyum. Beni çok desteklerdi. Televizyonda canlı olarak sunduğum Türkmen Bohçası programını dört gözle beklerdi. Bir pazar akşamı bana telefon açtı. Programın neden yayına çıkmadığını sordu. “Hocam bugün bayramdır, tatildir program sunulmaz” dedim.

Rahmetli Ata Terzibaşı, düz adamdı, düz adamları severdi. Mücamele bilmezdi. Doğruydu, doğru olan kişileri severdi. Yanlışa yanlış söylerdi. Alçakgönüllüydü, Türkmeneli’nde her kimin bilmediği bir konu olsaydı, kendisine sorulurdu. Tek kaynağımız idi.

Rahmetli hocamız evlenmedi çünkü kalbini kalem, kâğıt ve kitaplara kesilmişti. Belki de evlenmiş olsaydı bu kadar kitap yazmaya vakit bulamazdı. Allah’a şükür bizlere bu zatı bağışladığı için.

Işıklı ve güzel sözlerinden bir bölümü:

  1. Gazete ve dergilerde yazı yazanlara para vermeyin, okuyanlara verin, derdi.
  2. Deryalar mürekkep olsa, kamışlar kalem olsa… O kadar yazacağım şeyler var, yazarsam bitmez demiş.
  3. Kitap yazan; yazar, şairler kitaplarını hiç kimseye bedava vermesinler. Parayla alsınlar ta ki kitabın kıymetini bilsinler.

Son olarak son, son kitabının son sayfasındaki dörtlüğü okumadan konuşmama son vermeyeceğim;

Dert meni aldı neynim, yatağa saldı neynim

Çoh niyetler tutmuştum, gevlimde kaldı neynim

Nur gönlünde yatasan değerli kaybımız, cennet mekânın olsun.