Kerkük Ağzı Türkmence Sözlük, 3 cilt. Kerkük 2011, 2013 ve 2015 eski Türkçe

42

Ata Terzibaşı, Türkmen diline çok öneme vermiş, gelişmesi ile ilgili her türlü makaleler yazmıştır. 1955 tarihinden önce Türkçe yöresel söz derleme çalışmaları yaparak, Türkiye’de çıkan Türk Dili dergisi Nisan 1955 tarihli 43. sayısında “Kerkük Manilerinde Bilinmeyen Türkçe Sözler” başlıklı yazısı ile başlamıştı.

1952 yılında, Türk Dil Kurumu’nun başlattığı kelime derleme çalışmaları sırasında, Türk diliyle ilgilenen Ata Terzibaşı’na özel fişler göndererek bölgesinde kullanılan ve genel sözlüklerde bulunmayan kelimeleri o fişlere doldurmasını istemiştir. Terzibaşı ise, Kerkük ağzına ait “1375” kelime derleyip göndermiştir. 1964 yılında TDK tarafından basılan “Türkiye’de Halk Ağzından Derleme Sözlüğünde” o sözlere yer vermiştir. Kerkük Ağzı Türkmence sözlüğü, öteki sözlüklerden ayrı niteliktedir.

Terzibaşı’nın bu eseri, Türkmenlerin konuşuma dili yani Kerkük Türkçesi ile eski yaygın söz ve terimler, çocuk dilinde kullanılan ses taklidi sözler, kelime kavramı benzeri deyimler, folklorla ilgili sözler, dönüşmeli şahıs adları, Kerkük ve Türkmenlerle ilgili tarihi ve coğrafi özel adlar, son yıllarda batıdan dolaylı biçimde dilimize geçen yabancı sözler ve ölçülü sözleri kapsamaktadır.

Bu eser, derleme sonucu elde edilmiştir. Hep birinci el şifahi ve orijinal kaynaklardan olmuştur. Sözlük, Arap harflerine göre sıralanmış olduğundan ilk ciltte elif harfiyle yazılan kelimeler yer almıştır. İkinci elitte ise Kerkük ağzında “b” ve “p” harfleriyle başlayan kelimelere yer verilmiştir. Bununla birlikte, her bir madde başında Arap harfleriyle verilen kelimelerinin yanında Latin harfleriyle de yazılışı gösterilerek, ta ki imla tereddütleri gidermek için. Sözlüğün önemli unsurlarından biri de bazı maddelerin tanılandırılmasında Kerkük folklorundan ve halk edebiyatından çeşitli atasözleri, deyim, mâni, hoyrat, vb. ürünlerin kullanılmasıdır.

Terzibaşı, bu sözlüğün hazırlamasındaki amacı o dur ki, milli varlığımızın ana temelini oluşturan dilimizin kelime zenginliğini saptayarak belirgin kılmayı ve korumayı amaç ederek, Türkçenin çeşitli şive, ağızlar üzerinde çalışan araştırmacıların hizmetine bir kaynak eser sunmaktır.

Ata Terzibaşı’nın sağlık durumu dikkate alındığında baktı ki, bu sözlüklerin diğer bölümlerine yetirmeyecektir. Üzülerek ifade etti. Arkasında bu işi başaracaklar için de birkaç tavsiyede bulundu ve Sözlüğün üçüncü son bölümünde şu anonim Kerkük horyatıyla sözlük konusunu kapattı:

“Derd meni aldı neynim

Yatağa saldı neynim

Çok niyetler tutmuştum

Gevlimde kaldı neynim”

Bu kitaptan sonra Terzibaşı’nın sağlık durumu gittikçe kötüleşti. Kendi evinde çalışma ve yatak odasına kapanarak, Allah’ın merhametini bekliyordu. Öte yandan da yakın dostu Necat Kevseroğlu haftada birkaç gün ziyaretine giderdi. Gazete ve dergilerdeki çıkan yazıları ve önemli konuları önemli konuları kendisine aktarırdı.

Bir taraftan da Terzibaşı’nın Fuzuli hakkındaki yazılarını kitap haline getiren Kevseroğlu ile kitabın durumunu sorup dururdu. Nihayet Mat 2016 tarihinde İstanbul’da kitap basıldı. Apar topar bir nüsha Terzibaşı’ya ulaştırıldı. Terzibaşı kitabı görürü görmez. Alıp ciğerine nefes olarak çekip kalbinin üzerine koymuştur.

Saatlerce kitabı incelemiş, bakmış, adeta mutluluktan gözyaşları ise, gözlerinin kaytanlarında bir sağa bir sola sel olup gidiyormuş ve ruhunu rabbine teslim ederek gözlerini sonsuzluğa yumarak, aramızdan ayrılmıştır. Necat Kevseroğlu bu dramatik sahneyi böyle anlatmıştır…

Bu eser Necat Kevseroğlu yenide düzenleyerek yayına hazırlamış, Ata Terzibaşı’nın doğumunun 100. Yılı anısına Erbil tefsir yayınevinde 2024 yılında tekrar baskısı yapılmıştır.

İşte böylece Ata Terzibaşı’nın eserlerini sıraladık. Ancak Terzibaşı’nın eserleri vefatından sonra da yeni Türkçeye aktarılarak yeni baskılar yapıldı. Özellikle de “Makaleleri” ve “Türkmence Sözlük” son eseri. Bu eserleri hakkında basılan kitaplar bölümünde vermeyi uygun gördük.