Erşat Avcı
Irak Türkmen Folklorunda Ata Terzibaşı’nın Yeri
Türk Dünyasının ve Mezopotamya coğrafyasının bir ürünü olan Irak Türkmen folkloru zengin bir geçmişe sahiptir. 1000 yıllık Oğuz boylarının ananelerini taşıyarak hareketi bu bölgede yerleşmesi, kaynaşması sonucu oluşan bir yaşam biçimidir. Bu tezde Irak Türkmenlerinin tarihçesi, folkloru ve halkbilimci Ata Terzibaşı’nın Irak Türkmen folkloru hakkındaki çalışmaları anlatılmıştır. Irak Türkmen folkloru ürünlerinden halk inançlar, merasim, halk şiirleri (Hoyratlar), manileri, atasözleri, bilmeceleri, masal ve efsanelerine değinilmiş ve Kerküklü halkbilimci Ata Terzibaşı’nın Irak Türkmen Folkloru hakkındaki çalışmalarına değinilmiştir.
Bir toplumun yaşam tarzını teşkil eden bu ve diğer kültür öğeleri aynı zamanda Türkmen toplumunun Türk Dünyasıyla olan mekânsal ve zamansal bağlarını canlılığı göstermektedir. Yapılan karşılaştırmalı araştırmaları bu folklorun Azerbaycan Türk folkloru ve Güneydoğu Anadolu folklorunun devamı olduğunu göstermektedir. Irak Türkmen folkloru çalışmaları Osmanlıdan sonra derlemelerle başlamış, 1950’lerde Ata Terzibaşı’nın çalışmalarıyla araştırma, inceleme ve mukayese safhasına geçerek gelişmiştir.
Irak’ta Türkmen folkloru araştırmaları öncüsü ve kurucusu sayılan Ata Terzibaşı hayatının yaklaşık 70 yılını bu türleri derleme, inceleme, araştırma ve tanıtmakla geçirmiş. Yayınladığı onlarca eserle Türkmen folklorunu kayıt altına almış ve araştırmacılara yeni malzeme vermiştir. Aynı zamanda Irak’ta bulunan araştırmacılar için yöntem geliştirmiş. Irak Türkmen folkloru Türkiye ve Türk Dünyasında Ata Terzibaşı’nın çalışmaları üzerinden tanınmıştır. Böylece Terzibaşı sadece Irak’ta değil aynı zamanda Türk dünyasında da halkbilimi çalışmalarının öncülerinden sayılır.
Araştırmamız sonucunda, Irak Türklerinin folklor varlıklarına daha ciddi bir şekilde bakılmasının gerekli olduğunun farkına varmış olduk. Siyasi nedenlerle baskı altında olan Irak Türkleri, gelenek ve göreneklerinden mahrum kalmış bulunmaktadırlar. Folklor geleneklerini geliştiren hiçbir dernek ve ya kuruma sahip olmadıkları yüzden, bu zengin hazine zaman terk edilmiş durumdadır.
Araştırman ve bazı kişisel çalışmalar sonucu hayatta tutulan Irak Türkleri folkloru zamanla yenilmeye mahkûm olabilme riski de fazla. Halk oyunları eskiden olduğu gibi hiç gelişmeden ve bir adım bile ileri gitmeden aynı şekilde icra edilmektedir. Halk musikisi ve diğer geleneksel varlıkları için de geçerli olan bu riski gidermek için, bu zengin varlığın hemen genç kuşaklara tarif edilmesi gerekmektedir.
Riske maruz kalan geleneksel varlıklardan birisi de Türkmenlere özel milli kıyafetleri olmuştur. Aynı coğrafyada yaşayan Irak Türkleri dağılmış oldukları yörelere göre kıyafetlerinin de değiştiğini rahat fark ediyoruz. Temasta oldukları Arap ve ya Kürt kesimlerinden etkilenerek milli kıyafetleri ona göre şekil değişmiştir. Bunun da en somut örneği Irak’ın kuzeyinde olan Musul iline bağlı Telafer bölgesinde yaşamakta olan Türkmenlerin bu günkü kıyafeti. Irak hükümetinin kullandığı farklı asimilasyon metotlarıyla Irak Türkmenlerinin her açıdan varlık ve benlikleri söz konusu olmuştur. Bazı bölgeler bu acımasız politikaya karşı direnirken bazıları ise yenik düşmüştür. Haliyle bazı Türkmen yörelerinde Arap kıyafetinin milli kıyafet olarak görülüğü de bir gerçek olmuştur.
Bir an önce gençlere yönelik planlı eğitim gerektiğini ön gördüğümüz halde, kültür merkezlerinin açılmasına özen verilmesinin oldukça gerekli olduğuna inanıyoruz. Halk müziği, tarih, folklor, edebiyat vs. alanlarda önemli noktalara odaklanmanın ve kilitlenmenin ne kadar önemli olduğunu burada sergiliyoruz.
Bu önemli konuları anlatan dergi ve gazete gibi basılı eserlerin çoğaltılmasını ve okullarda öğrencilere dağıtılmasını, okul ekipleri oluşturmasının önemini de burada ileri sürüyoruz. Okul tiyatro ekiplerinin aracılığıyla sahneye koyacakları konuların oldukça gerekli olduğuna da inanıyoruz. Ufak yaşlardan insanları kendi varlıkları ile tanıştırmanın ve sevdirmenin de gayet önemli olduğunu görüyoruz. İste halk müziği alanında isterse folklor konularında Türk dünyasının bir parçası olan Irak Türkleri, bugünlerinin dünleri gibi parlak varlıkları ile üslenmesi gerekir. Her şeye rağmen varlıklarına sahip çıkan Irak Türkleri mutlaka her türlü meydan okşamalara karşı da direneceklerine inanıyoruz.